Nora'nın Kitaplığı : Aynı Yıldızın Altında - Film Yorumu & Trailer

27 Haziran 2014 Cuma

Aynı Yıldızın Altında - Film Yorumu & Trailer


 On altı yaşındaki kanser hastası Hazel Gracein birkaç yıl daha yaşamasını garanti eden tıp mucizesine rağmen hastalığı ölümcüldür ve konulan teşhisle birlikte yıldızlar, öyküsünün son bölümünü çoktan kaleme almıştır. 
   Fakat Augustus Waters isimli yakışıklı bir sürpriz karakter, Kanserli Çocuklar İçin Destek Grubunda boy gösterince Hazelın hayatı bambaşka bir yöne sapar ve bu zeki çocuğun çekimine karşı koyamayan kızın öyküsü yeniden yazılır... 


 Merhaba arkadaşlar! Bugün Aynı Yıldızın Altında filmi vizyona girdi bildiğiniz gibi. Sevigili blogger'ınız da sabah sabah ilk seansına gitti hemen filmin. Kitabı okuyalı bir yıl oldu en az. O yüzden pek hatırlamıyordum ve sürekli "Abartmayın artık" diye düşünüyorum. Hâlâ aynı şeyi düşünüyorum ama bir süreliğine ben de abartabilirim. Şaşırmayın :D


Öncelikle, filmin ilk yarısı çok güzel geçti. Bol bol kahkaha, çok az gözyaşı içeriyordu. Her şey tıkırında ilerliyordu yani. Tabii salonda her şeye aşırı tepki veren kızları saymazsak. Augustus'un her lafın "Aawwww" demeseler de olurdu yani, haksız mıyım?


İlk yarıda akıllanıp (yeterince akıllanamamışım) arada çantaya birkaç peçete doldurdum. Ağlamam ben o kadar, diye düşünmüşüm. Düşünmez olaydım. Tüm ikinci yarıyı bir tek peçeteyle geçirmek ne demek biliyor musunuz siz? Üzerimde inanılmaz bir baskı oluştu :D Bütün bunlar bir yana, ikinci yarıda her şey drama bağladı. Film çıkışı kırmızı ve şişmiş gözlerle dolu bir salon olarak çıktık. Tabii ben ve arkadaşım en son çıkanlar olduk, görevli baskısı olmasa daha da dururduk yani. Ah, tabii bir de salonda ikinci yarı boyunca bağıra bağıra ağlayan kız da etkiyi biraz bozdu sağ olsun, ama çıkışta karşılaşamadık maalesef. Ne olur ki duygularını içinde yaşasan? Aptal ergen -,-

Ben filmden çok etkilendim. Kitabı ilk okuduğumdaki duygular tekrar üzerime hücum etti. Çünkü kitabı neredeyse unutmuş gibiydim ve film sahneleri geçtikçe kafamda flaş patlamasıyla geçmişten sahneler oluştu. Hayal edin işte :D 


Karakterlere gelince, ilk seçildiklerinde "Bu ne, şaka gibi" gibi sinir bozucu yorumlarda bulunmuş olabilirim. Çok bilmiş davranmışım (İTİRAF, benden?!) kesinlikle her karakter, rolünü kusursuz oynadı, harikaydı.

Kısaca (Kısacası mı kaldı?) filme bayıldım. Muhteşemdi. Kitabını sevenlere kesinlikle tavsiye ederim. "Kesinlikle" tavsiye ederim yani. Gidin, gülün, ağlayın ve eve gelip filmi düşünün. Bu seferliğine toz pembe gözlüklerden kurtulabiliriz :D


Evet, başka diyeceklerim de vardı ama duygu yoğunluğundan her şeyi unuttum. Gerisini de izleyip kendiniz anlayın artık, fazla duygusala bağladım bugün. Beynim su kaynattı, bence yeter... Bir sonraki postta görüşmek üzere, hoşçakalıın!


Puanım: 5   IMDB Puanı: 8,5
Süre: 126 dk   Tür: Romantizm, Dram, Sağlık



Trailer (Spoiler İçerir)

2 yorum :

  1. merhaba nora asude nin bütün kitaplarını ben de okumayı düşünüyorum nasıl gidiyor kitap :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle okumalısın çok eğlenceli gidiyor, aslında bitirdim sayılır tur başlayınca yorumumu blogda paylaşacağım :)

      Sil