İsteyince, her sorunun bir çözümü olduğunu anlıyor insan...
Aşkın ve arkadaşlıkların filizlenerek çoğaldığı, zamanla sımsıcak ilişkilere dönüştüğü bir sokak hayal edin.
Her
iki yanında kapısını çalabileceğiniz, bir bardak çay eşliğinde
sevdiklerinizle sohbet edebileceğiniz, içinizi ısıtan dükkânların dizili
olduğunu düşünün. Aydınlığa açılan umut dolu bir dünyaya girmenin,
hüzün ve mutluluğun bir arada sunulduğu, doyumsuz yaşam öykülerine
tanıklık etmenin vakti gelmiş demektir.
İlk olarak, bilirsiniz bu seriyi hep sevmişimdir. -Ama bizim fantastik young-adult'lar kadar değil- Yine de bazen sonunu tahmin edemeyeceğiniz farklı bir kitap okumak istiyor insan. Yani böyle başlar başlamaz bitirilen şekilde değil de daha çok böyle, canın sıkıldı mı eline alıp birkaç bölüm okuyup tekrar koyacağın türden. İşte aynen öyle bir seri (gerçi 3. kitabının sonu biraz okumaya zorluyordu :) ) Sonuç olarak bu kitap biraz sıradan kaçtı yani 3.'nün falan yanında. Seviyorum tabii ki sevmedim diyemem ama dediğim gibi biraz tek düzeydi, 1 ve 2. kitaplara benziyordu. Bunun dışında içeriğiyle alakalı; kitabımızda Lydia ve Alix yine başrollerdeler bunun dışında ise Collette adında yeni bir karakterimiz var. Ben açıkçası Lydia'yı pek sevmiyorum o yüzden onun kısımlarını sıkılarak okudum. Ama Alix her zamanki gibi hoştu, ağlattı biraz. "Böyle bitmesin :( " dedirtti. #Spoiler: -ki bitmedi de.. Collette'de ise sonlara doğru bi hareketlilik başladı Christian'la aralarındaki -ilişki midir artık neyse- ondan işte :D merak etmiştim "ayy nolcak acabaa" diye, öyle işte.. Bunun dışında sıkıldım biraz özellikle şu Margaret'a falan.. Puanım: 3,5
Sayfa Sayısı: 528 Baskı Yılı: 2012 Yayınevi: Martı Yayınları
Yazar: Debbie Macomber
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder