Kutsanmış Kan (Kan Günlükleri #1) - Tanıtım & İnceleme

DİKKAT!
Tanıtım Bülteni spoiler içerir. Yarasaya kadar :D

Karanlık bir dünyada küçük bir ışık ararsın
Bulduğunda ona sımsıkı sarılırsın
O ışık sana ihanet ettiğinde ise
En Karanlık Dünya Sen Olup Çıkarsın

Eden bir "Kutsanmış", Ankhların deyimiyle bir Ruh Yiyicidir. Kutsanmışlar, insanların ruhlarıyla beslenerek hayatta kalabilen canlılardır ve bunu ilk yaptıklarında bir insanın ruhunu tamamen almaları yani onu öldürmeleri gerekmektedir. Henüz bunu gerçekleştirmeyen Eden, her an artan açlığına karşı büyükmücadele vermektedir. Bunun en büyük nedeni de, bir insan olduğunu sandığı Noahdır.

Eden, çok sevdiği arkadaşı Noah'nın aslında insan değil de, Kutsanmışları avlamakla görevli bir Ankh olduğunu öğrenir ve büyük hayal kırıklığı yaşar. İhanete uğradığını düşünen Eden öfkeye teslim olur ve ilk ruhunu almaya karar verir. Diğer yandan onu bu durumdan kurtarmaya çalışan Noah ve diğer Ankh'lar, Eden'in bu dürtüsünü yok etmek için planlar yapmaktadır. Bir yanda kızgın, kırgın ve öfkeli bir Ruh Yiyici, diğer yanda ona doğruyu göstermeye çalışan bir Ankh vardır şimdi…

Açıkçası, kitap hakkında söylenecek fazla bir şey bulamadım. Öyle ayrıntılı bir düşüncem de yok. Beğendim mi? Evet. Ama okumasam da bir şey kaybetmezdim. Bu önemli değil çünkü zaten seri 3 kitap ben 2'sini çoktan aldım ve 2 tanesini okuyup 3.'yü okumamazlık yapmayacağım tabii ki, tamamlayacağım seriyi. Ama açıkçası öyle bayıldığımdan da değil.

Kitapta başrolümüz Eden. Simsiyah saçlı, okulda kimsenin takılmak istemediği tiplerden. Bu da bana okuduğum ilk andan itibaren Muhteşem Yaratıklar'ı hatırlattı. Okuyan? İzleyen? Oradaki baş karakterimiz de siyah saçlı, okulda yalnız takılan bir cadıydı. Tabii o ezikti biraz, Eden iyi laf sokuyor :D Her neyse, Eden ve ailesi ruh yiyiciler. Bu ırk kendilerine "Kutsanmış" diyor ve insanlara acı çektirerek ruhlarından beslenmeyi seviyorlar. İyiler ve kötülerin, "kötü" tarafı yani. Ama Eden onlar gibi değil. Henüz hiçbir insandan beslenmedi ve açlık çekmesine rağmen bu fikir hiç hoşuna gitmiyor. 

Ama Kutsanmışlar, beslenmezlerse ölürler. Bu yüzden Eden da ne isterse istesin beslenmek zorunda. Bir Kutsanmış'ın ilk beslenmesi bir tören şeklinde oluyor ve bu törene "Uyanış Merasimi" deniyor. Ailesi bir an önce gerçekleştirmesi için Eden'ı sıkıştırıyorlar ve Eden da fazla seçeneği olmamasına rağmen olabildiğince direnmeye çalışıyor. Ehh, tabii erkek karakterimiz olmazsa olmaz. Eden'ın okuluna transfer olarak gelen yaklaşık 6 aydır tanıdığı Noah, başrolümüzün en yakın arkadaşı. Okulda da o geldiğinden beri Noah ile takılıyor.

Eğer bir kötü taraf varsa, mutlaka bir de "iyiler" olmalı değil mi? İsimlerini Tanrıça Neith'den alan Neith Savaşçılarının görevi ise ruhyiyicileri öldürmek. Ama yüzyıllar önce bir efsaneye göre Neith'ler yetersiz kaldığı için Tanrıça Bat, Ankh adlı ırkı oluşturmuş. Bu ırk sadece her yüzyılda 1-2 tane olacak şekilde Neith'lerden doğan kişiler. Ankh'lar ölümsüzler ve Neith'lerden çok daha güçlüler. Neith'ler ve Ankh'lar birlikte dünyadaki Kutsanmış ırkını yok etmeye çalışıyorlar.

Peki bu savaşı kim kazanacak?

Eden hangi tarafta yer alacak?

Bu soruların cevabını kitabı okuyarak öğrenebilirsiniz. Kolay gelsin :D İşte özetle ve spoiler'sız olarak kitabın konusu bu. Zaten yaklaşık 250 sayfalık ince bir kitap. İlk başlarda Eden'ın babası Ryan'ın yaptıkları falan cidden midemi bulandırmıştı biraz ama sonra abarttığımı farkettim. Kurgusu sağlam olsa da olay döngüsü basit bir seri sanki. En azından ilk kitabı. Okuduğumdan pişman değilim, okumasam da bir kaybım olmazdı ama basitçe ifade etmek gerekirse, iyiydi.

Kitapta pek bir romantizm yoktu bu arada, ama serinin devamında olacak diye düşünüyorum, umudunuzu kaybetmeyin :D Şu son zamanlarda Dex Plus'tan çıkan Dublin Caddesi ile adını duyuran Samantha Young'ın bir kitabını da denemiş oldum. Ama yazarın kitaplarına ve Dublin Caddesi'nin ne kadar övüldüğüne bakacak olursak yazarı bu serisiyle yargılamamaya karar verdim. Bugünlük bu kadar, bir dahaki paylaşımımda görüşmek üzere! :)

Bu sayfa çok hoşuma gitti! :D

Noah nefesini verip sırıttı. "Bana ahbap deme demiştim."

"Hey, bunu çoktan aşmıştık. Sana seçenek sundum, sen de ahbapı seçtin."

"Seçeneklerim ahbap ve lavuktu. Bu seçme hakkı tanımak değil, sadistlik."

"Ahbapta bu kadar kötü olan ne?"

" Bu kelimeyi her söylediğinde IQ seviyem 10 puan düşüyor."

"Vay be. Sen zaten on puanla başlamıştın. Şimdi eksilere düşmüş olmalıyız."

"Eğer durum buysa bir bitkiyim demektir."

Eden burnunu kıvırdı. "Bunu sen söyledin, ben değil."

Noah kaşlarını kaldırdı. "Aşağılamaya devam edersen gölü boylarsın Winslow."

Puanım: 3   GoodReads Puanı: 4

Sayfa Sayısı: 267   Yazar: Samantha Young   Yayınevi: Martı