"Çok şaşıracaksın ama... Sana olan tutsaklığım buraya kadar Eroin! Vedalaşmamızın zamanı geldi.
Her şey ne güzel başlamıştı oysa... Yepyeni ufuklar açmıştın önüme. Bulutların üzerine çıkarıp özgür bırakmıştın beni.
Bambaşka
bir özgürlüktü bu; çevremdekilerden farklı kılan, sıkı sıkıya
bağlanmaya değer çekici, vazgeçilmesi güç bir büyü... Asıl tutulduğum da
buydu galiba.
Eros, dedim sana! Aşk tanrım oldun benîm. Mutluydum kollarında...
Beni dansa kaldırdığında, geri çeviremedim; tam tersine havalara uçtum sevincimden...
Ayaklarımızın uyumu harikaydı. Bana bırakmıştın kendini, istediğim gibi yönetebiliyordum seni. Hep böyle sürecek sandım...
"...Tüm sorumluluğu sana yüklemek haksızlık olur.
Nereye
sürüklendiğim belliydi, gene de koştum peşinden. Canımdaki canı çekip
alman da ders olmadı bana. Senden kaçarken, sana sığındım.
Yaptığımızın
ölüm dansı olduğunu bile bile, kollarındaki sarhoşluğumu sürdürdüğüm
için ben de en az senin kadar suçlu değil miyim?
Ama bitti artık... Ölüm dansı tek kişiliktir!
Bundan sonrasında bana eşlik edemeyeceksin.
Ölümüm senin elinden olmayacak Eroin!
Bu zevki tattırmayacağım sana..."
Eroinle ölümüne dans!
Bitti, deseniz de bir yerlerde sürüyor hâlâ.
Değişen, yalnızca dans edenler...
Eylül'ün Alev'e, Alev'in Kül'e dönüştüğü yerde Eroin'in Kırmızı'yla dansı başlar...
Ölüm Dansı'na yenik düşen tüm Alev'lere...
İster inanın ister inanmayın, hayatımda ilk kez Türk bir yazarın kitabını bu kadar çok beğendim. Tabii bu pek Türk yazarlardan okumadığım içinde olabilir :D Ama ben bu kitabı 7. sınıftayken
okumuştum ve etkisinden uzun süre çıkamadım. Bu yüzden o yaştakilerin okumaması gerekiyor çünkü burada 'etki'yi iyi bir anlamda kullanmadım. Uyuşturucunun kötü etkilerinden bahsedilse de, aynı zamanda bir genç kızın nasıl uyuşturucuya merak salabileceğinden de bahsediyor ve siz de içtin içe merak etmeye başladığınızı fark ediyorsunuz.
Her neyse kitaba gelecek olursak. Aşırı derecede dram içerdiği bir kesin en başta. Yani bir genç kızın başına gelebilecek bir durumdan bahsediyoruz; genç kızdan kastım üniversiteli basrolumüz: Eylül. "Eylül'ün Alev'e, Alev'in Kül'e dönüştüğü yerde Eroin'in Kırmızı'yla dansı başlar..." kısmı kitabı bitirdiğinizde çok daha iyi anlaşılıyor. Birazcık #spoiler vereceğim bundan sonra. Basrolümüz Eylül, başına gelenlerden sonra eroine sarıyor ve bu dünyasında adını Alev olarak değiştiriyor. Bu durumdan dolayı "Eylül'ün Alev'e. Alevin küle dönüşmesinden bahsediliyor... :) Ben bu kitabı gayet güzel ve sürükleyici buldum. Tavsiye ederim :)
Puanım: 3,5 Sayfa Sayısı: 400 Baskı Yılı: 2005
Yayınevi: Altın Kitaplar Yazar: Canan Tan
Abi cok iyiydi okuyunca eroin kullanmak istedim :D
YanıtlaSilEvet ben de ayni yollardan gectim ve inan bana bu kitabin pek de hos olmayan bir yan etkisi :D
Sil(SPOILER İÇERİR) Önceden bir şahısın öldüğü ile ilgili spoiler almıştım ama yanlış kişi çıktı :D Dünya'ya çok üzülmüştüm :/ Ama sonunda Eylül'ün adına çok sevindim :')
YanıtlaSilSanırım bu kitapta duygu karmaşası yaşayan tek kişi ben değilmişim :)
SilOrtaokulda okumuştum bunu. O yaşlarda nasıl etkilediyse hala unutamıyorum. Fazlasıyla sarsıcı.
YanıtlaSilBen de aynı şekilde 7. sınıfta okumuştum ve hâlâ değişik bir etkisi var üstümde. Katılıyorum..
Sil